(SEDAT LAÇİNER/Star Gazetesi) Yeryüzünde PKK’yı en iyi izleyen devlet İsrail… Teröristlerin kamplarını elektronik gözlerle sürekli olarak
izliyorlar, telefon görüşmelerini düzenli olarak dinliyorlar ve kayda
alıyorlar. İsrail uyduları hep bu bölgede. Ayrıca tanımlanamayan
insansız hava araçları bölge semalarında zaman zaman görünüp,
kayboluyor.
İsrail PKK kamplarını BBG evine çevirmiş
durumda. Bırakınız önemli manevraları, örgüt üyelerinin tuvaletten
çıkarken çektiği pantolona kadar canlı olarak izliyorlar. Çektikleri
halaylar, yedikleri yemekler ve elbette Türkiye sınırına dönük
hareketlenmeleri hep kayıtlarda… Buna bir de canlı sızmalardan gelen
bilgileri ve yönlendirmeleri ekleyin…
Peki, İsrail PKK ile neden bu kadar yakından ilgileniyor dersiniz? Neden bu örgüt İsrail için bu kadar önemli?
İsrail’den sonra örgütü en fazla izleyen
ülke ABD. Hatta ABD’nin kapasitesi İsrail’in kinden çok daha fazla.
Ancak şu günlerde ilgisi İsrail’inki kadar yüksek değil. Ama onlar da
diledikleri an istedikleri hatta girebiliyorlar, kim nerede ne yapıyor
eğer isterlerse büyük oranda izleyebiliyorlar. Ayrıca ABD’nin elinde PKK
mağaralarını kısa sürede yerle bir edebilecek, yer altına nüfuz
edebilen silahlar da var. Fakat vermiyorlar, Türkiye için de kullanmak
istemiyorlar…
Dahası ABD ve kısmen İsrail ile
İngiltere, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinin bölgedeki uzantıları
arasında sıkı dostluklar var. Birinin gördüğünü çoğu kez bir diğeri de
görüyor. İstihbarat paylaşımı üst düzeyde, adeta ortak havuz gibi
çalışıyorlar…
Bölgesel aktörler
Arap Baharı Kürt sorununa yerel
aktörleri daha fazla soktu. Özellikle Suriye’deki tutumu nedeniyle İran
merkezli olarak Türkiye karşıtı bir blok oluştu. Irak’ta Maliki,
Suriye’de Esad Rejimi ve Lübnan’da Hizbullah bu bloğun doğal üyeleri.
Küresel düzlemde ise Rusya ve Çin grubun partneri.
İran çeşitli nedenlerden dolayı
Türkiye’ye doğrudan tavır almakta zorlanıyor. Dolaylı tutumda ise en
masrafsız araç şüphesiz terör. Bu sayede Irak, İran ve Suriye toprakları
PKK için serbest bölgeye döndü. Ayrıca bahsettiğim blok Kürt
politikasında PYD, Maliki ve PKK üzerinden sürekli olarak Türkiye’yi
sıkıştırıyor. Türkiye’nin Barzani ve Kuzey Irak hamleleri bir anlamda bu
ataklara birer cevap niteliğinde.
İşin tuhaf yanı Türkiye’nin Kuzey
Irak’taki Kürt hamlelerinden ABD’nin çok rahatsız olması. Sanki
Amerikalılar ‘İran+Kürtler’ formülünden daha çok ‘Türkiye+Kürtler’
formülünden rahatsız oluyorlar. Belki onlar da biliyor, eğer Türkiye tüm
Kürtleri yanına almayı başarabilirse kontrol edilemez bir güç haline
gelebilir.
PJAK’a ne oldu
Bir diğer izahı güç hal ise PKK’nın İran
kolu olan PJAK’ın adeta buharlaşmış olması. İranlılar PJAK’ı kaba güçle
yok ettiklerini söylüyorlar. PJAK dediğimiz ABD ve İsrail’in silahla,
istihbarat ve parayla desteklediği bir üçüncü koldu. Dolayısıyla insan
sormadan edemiyor, ABD ve İsrail PKK’nın İran kolundan İran’ın lehine
olacağını bile bile neden vazgeçtiler acaba? PJAK ortadan kalkınca
PKK’nın sadece Türkiye’ye yükleneceğini tahmin etmemiş olabilirler mi?
İşte bu tablo içinde Türkiye İmralı’da
görüşmelere başladı. Ankara kendi göbeğini kendisi kesmek istiyor. Acaba
buna izin verirler mi?
Not: Benim Şiiler hakkında yakışıksız
sözler söylediğime dair iftira ve karalama kampanyası özellikle sosyal
medyada hala devam ediyor. Bu yazımdan sonra eminim kampanyayı daha da
hızlandırırlar.
10.01.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder