3 Eylül 2012 Pazartesi

İran’ın başı uyuşturucuyla dertte

Kendini İslam’ın tek kalesi gibi gösterip Müslümanlara Şii’liği pazarlamaya çalışan İran’ın başı ahlaksızlıklarla dertte. Uyuşturucu bağımlısının sayısının 15milyonu aştığı ülkede, AIDS’li sayısı artınca tabular altüst oldu!

İran Parlamentosu Araştırma Merkezi’nin son araştırmasına göre ülkede uyuşturucu bağımlılarının sayısı 15 milyonu aştı! Uyuşturucu kullanımının yaygınlaşmasının en önemli nedenleriyse işsizlik, eğlencenin yasak olması ve uyuşturucuya kolay erişim. Zira dünyadaki afyon üretiminin yüzde 92′si komşu Afganistan’da gerçekleştiriliyor ve yarısı İran üzerinden Batı’ya naklediliyor. Uyuşturucuyla mücadele için yılda 11 milyar dolar harcayan İran’da uyuşturucuyla beraber salgın halini alan AIDS’e karşı uygulanacak yeni yöntemse pek çok Batı ülkesine bile dudak ısırtacak cinsten…

Şah rejiminin yıkılmasıyla 1979′da kurulan İran İslam Cumhuriyeti’nde Muhammed Hatemi’den sonra Cumhurbaşkanı olan Mahmud Ahmedinejad’ın aşırı muhafazakâr ve Batı karşıtı tutumu, İran’ı hemen her gün yeni bir yasakla tanıştırıyor. Bugün ülkede içki içmek, kamuya açık alanlarda sigara ve nargile içmek, Batı müziği çalmak, kadınların “İslam’ın öngördüğü kurallara aykırı” giyinmesi, erkeklerin “İslam geleneklerine uymayan Batı stilinde saç tıraşı ve modeli” yaptırması yasak. Yasaklara uymayanlarsa sokaklarda ahlak polisleri tarafından yakalanıp cezalandırılıyor. Ne var ki, yasakların artması çoğu İranlı’yı ne Batı müziği dinlemekten ne de içki içmekten alıkoyuyor; idamla cezalandırılma pahasına da olsa!

Hal böyle olunca pek çok İranlı için hayat kapalı kapılar ardında yaşanıyor. Hatta kimisi kendini tamamen eve kapatıyor; İranlı Ali Reza Fatehi gibi bir zamanlar Tahran’ın başarılı tüccarlarından olan Fatehi’nin bugün en yakın iki arkadaşı uyuşturucu ve televizyon! Bugün 70 milyon nüfuslu İran’da resmi rakamlara göre ortalama 6,5 milyon kişi uyuşturucu kullanıyor. İran Parlamentosu Araştırma Merkezi’nin geçtiğimiz aylarda yaptığı bir araştırmaysa bu rakamın 15 milyondan fazla olduğunu söylüyor! Uzmanlar buna gerekçe olarak da İran’da uyuşturucu kullananların çoğunun evlerinde saksılarda kenevir yetiştirmesini gösteriyor!

Aslında uyuşturucu İran için yeni bir mesele değil. 1970′lerde ülkede afyon tedavi amaçlı kullanılıyordu. Afyonun resmen yasaklanmasından sonraysa kaçak yollar devreye girmeye başladı. Bugün için yeni olan şu: Hem uyuşturucu bağımlılarının sayısı hızla artıyor hem de kullanılan uyuşturucunun türü değişiyor. Üç sene öncesine kadar ülkede en yaygın olan uyuşturucu türleri afyon ve türevleriydi. Ancak 2005′te Ahmedinejad’ın iktidara gelmesinden sonra bu uyuşturucu türlerinin yerini, Avrupa’dan gelmeye başlayan ecstasy ve konsantre edilmiş eroin gibi kimyasal uyuşturucular almaya başladı. Özellikle yüksek teknolojili laboratuvarlarda işlenerek saflık oranı yüzde 95 oranında korunan “crystal” ve “crack” gibi eroin türleri İran’da piyasası yükselmeye başlayan yeni nesil uyuşturuculardan!

Peki İran’dan çıkan uyuşturucu Batı’ya nereden gidiyor?

Bu tür sert uyuşturucuların İranlı gençler arasında yaygınlaşmaya başlamasından sonra İran gazetelerinin “üçüncü sayfaları” uyuşturucudan hayatını kaybeden gençlerin haberleriyle dolup taşmaya başlamış. Tahran’da uyuşturucu bağımlılarının tedavi edildiği bir klinikte çalışan Dr. Banafsheh Talebi de crystal ve crack gibi eroinlerin yaygınlaşmasıyla İranlı gençler arasında ani ölümlerin arttığını doğruluyor. Dr. Talebi, bu eroin türlerinin vücutta yarattığı tahribatın boyutlarını İran gazetesi Mianeh’e verdiği röportajda şöyle anlatıyor: “Crack eroin kurbanlarının vücutları öldükten birkaç saat sonra çürüyüp dökülmeye başlıyor. Bu yüzden Tahran şehir morgu yaptığı resmi açıklamada crack’tan ölenlerin vücutlarının yıkanamayacağını duyurdu.” İran Emniyeti Genel Müdürü Ahmedi Mogaddem ise uyuşturucunun İran’ın karşı karşıya olduğu en büyük güvenlik sorunlarından biri olduğunu vurguluyor. Mogaddem’e göre “global emperyalizm” İranlı gençleri demoralize etmek ve İslami kimliklerinden uzaklaştırmak için uyuşturucu bağımlılığını yaygınlaştırmaya çalışıyor.

Kaynak: Yeni Aktüel Dergisi-Ayçin Özkan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder