Bosna Hersek’in eski Cumhurbaşkanı
Sladziç’ten Suriye yorumu: İki ülke arasında yaşananlarda büyük
benzerlik var. Ne acıdır ki yaşanan onca kayba rağmen dünya bizden ders çıkarmamış.
Deniz Ülke ARIBOĞAN/Akşam Gazetesi
Başbakan Erdoğan’ın Bosna Hersek
programına katılan gazeteciler eski Cumhurbaşkanı Haris Sladziç’le bir
araya gelme imkanı buldu. Bugün Suriye’de yaşananları Bosna Hersek’te
yaşananlara benzeten Sladziç, gazetecilerin sorularına özetle şu
yanıtları verdi;
- İki olayda büyük benzerlik:
Suriye’yi muazzam bir insani ve kitlesel
olay olarak görüyorum. Bosna’da olanların aynı. Bosna’da çok açık bir
etnik temizlik çabaları vardı. Nüfusun yarısı evlerini terk etmişti. Şu
anda da yüz binlercesi ABD’de, Avusturya’da, Avrupa’nın farklı
yerlerinde. Büyük bir trajediydi. Bu insanları pek çok ülke kabul etti. O
gün diğer ülkeler bizim için ne yaptılarsa, bugün Türkiye’de Suriye
için aynısı yapıyor. Muazzam insani bir çaba görüyorum. Türkiye’nin bu
çabasıyla gurur duyuyorum.
- Mülteciler eve nasıl dönecek:
Bosna’yı ele alırsak, insan haklarıyla
ilgili bir sürü anlaşmalar vardı, BM çatısı vardı ama sonunda yapılan
uluslararası anlaşmalara aykırı büyük bir yanlıştı. Suriye’de şunu
anlıyoruz çok fazla şey öğrenmemişiz yaşananlardan. Şimdiden
mültecilerin nasıl döneceklerini planlamamız gerekiyor. Bosna’da hala
yüz binlerce insan ülkesine dönemedi.
- Çıkar dengesi insan hayatından önemli:
İnsanlık olarak çok da gelişmedik, hala
mağara insanıyız. Srebrenitsa BM tarafından korunan bir bölgeydi.
İnsanların silahları toplandı. Sonra Sırplar kuşattı. Bu büyük bir
yanlıştı. Suriye’de de güvenlikli alanların oluşması gerekiyor. Sayın
Davutoğlu’nun bu tür açıklamalarını duydum. Uluslararası camia ders
almış değil. Biliyoruz herkesin çıkarları var.
-Hükümetiniz doğru yapıyor:
Eğer bu böyle devam eder durdurulmazsa
BM’nin güvenilirliği, inandırıcılığı tamamen kaybolur. Güçlü bir eylem
gerekiyor. Çünkü siviller ölüyor. Son olarak hükümetiniz doğru yapıyor.
Bunu yapmalı ki uluslararası toplum harekete geçmeli. BM gözetimi
altında güvenli bölgeler oluşturulmalı.
Bosna savaşında da benim sürekli
sorduğum soru ‘Kaç sivil ölmeli ki uluslararası camia harekete geçsin? ‘
Ne yazık ki güç dengesi dediğimiz bir şey var. Çıkarların dengesi. Ve
bu çıkarlar insan hayatından çok daha önemli. Bu yüzden diyorum mağara
döneminden çok da uzağa gitmiş değiliz.
- Avrupa’nın sessizliği:
Bosna aslında Avrupa’nın ne olmak
istediğinin bir örneğiydi. Onlar bu modelin katledilmesine izin
verdiler. Hepimizin aynı gemide seyahat ettiğini anlamamız için kaç
kişinin ölmesi gerekiyor.
-Sizin Türkiye gibi bir köprüye ihtiyacınız var:
Sağ kanat şu anda Avrupa’da yükseliyor.
Fakat bu geçecek. Çünkü çok daha az çocukları var Avrupalıların ve
kapanıyorlar. Hep şunu söylüyorum onlara: Şu anda değişimin merkezi Asya’da. Sizin Türkiye gibi bir köprüye ihtiyacınız var. Niye bu köprüyü geçmiyorsunuz.
18.09.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder