(İSMAİL YAŞA/Milat Gazetesi) Milat Gazetesi yazarı İsmail Yaşa bugünkü yazısında, Baas güçlerinin sadece Suriye halkını
öldürmekle kalmayıp bu ülkede misafir olarak bulunan Filistinli
mültecileri de katlettiğine dikkat çekerek, bu konuda kendisine gelen
bir mektupta, “Yermuk Mülteci Kampı’nda vahşetin anlatılmaz olduğunu ve
kadınların çırılçıplak bir camiye doldurulduğununun görüldüğünü” nün
ifade edildiğini söyledi.
Yazısında Suriye’de halkının
katledilmesine ses çıkarmayan İran’ın Baas rejimine destek verdiğini,
muhaliflerin silahlanmasını engelleyerek katliama ortak olduğuna vurgu
yapan Yaşa, İran’ın, şebbiha çetelerine Irak üzerinden uçaklar dolusu
silah ve mühimmat gönderdiğini belirtti.
İsmail Yaşa’nın yazısının tamamı:
Geçen yıl Mart ayı
ortalarında başlayan Suriye devrimi bir buçuk yılı geride bırakırken
Baas rejimi, destekçilerinin de yardımıyla her gün yeni bir katliama
imza atmaya devam ediyor.
Yanıbaşımızdaki ülke dünyanın gelmiş
geçmiş en vahşi çetesi tarafından yakılıp yıkılıyor, yerle bir ediliyor
ve tüm dünya herkesin gözü önünde gerçekleşen bu katliamı seyrediyor.
Hiç kimse birşey yapmıyor, yapamıyor;
yapmak isteyenler de başta Amerika olmak üzere uluslararası güçler
tarafından engelleniyor.
Rusya Akdeniz’e açılan kapısının, İran
Lübnan’a uzanan kolunun, Amerika Ortadoğu’daki gayri meşru yavrusu
İsrail’in güvenliğinin derdinde.
Devrim rüzgarlarıyla sarsılan ve sıranın
kendilerine gelmesinden korkan Arap ülkeleri de rüzgarı Suriye’de
durdurmanın hesaplarını yapıyor.
Kısacası Suriye’de gerçekten dünya
çapında bir komplo var fakat bu komplonun hedefinde Baas rejiminin iddia
ettiği gibi Beşşar Esed değil Suriye halkı ve devrimi var.
Beşşar’ın kızkardeşi Büşra’nın Birleşik
Arap Emirlikleri’ne kaçması Esed ailesinin kimler tarafından
desteklendiğini göstermiyor mu?
Baas güçleri sadece Suriye halkını öldürmekle kalmıyor, bu ülkede misafir olarak bulunan Filistinli mültecileri de katlediyor.
Devrimin başladığı günden bu yana Suriye’de öldürülen Filistinli sayısı dörtyüzü çoktan aştı.
Önceki gün altı Filistinli mülteci Beşşar’ın askerleri tarafından sokak ortasında idam edildi.
Yermuk Mülteci Kampı’nda yaşayan
bir dostum, son mesajında yaşanan vahşetin anlatılmaz olduğunu ifade
ediyor ve kadınların çırılçıplak bir camiye doldurulduğunu gözleriyle
gördüğünü yazıyordu.
Fakat işin en kötü tarafı insanların her gün ikiyüz civarında insanın ölmesine olağan bir durum yaşanıyormuş gibi bakması.
Suriye’den gelen vahşet ve katliam görüntüleri artık insanları sarsmıyor.
Amerikan yapımı iğrenç bir film
nedeniyle ayağa kalkan İslam dünyası, Suriye’de Allah’a, Peygamber’e ve
İslam’a yapılan çok daha ağır hakaretler karşısında kılını bile
kıpırdatmıyor.
Müslümanlar adına gerçekten üzücü bir durum.
Amerika ve Avrupa Suriye halkının
yanındaymış ve yaşananlardan üzüntü duyuyormuş gibi davransa da taş
üstünde taş bırakmaması için Baas rejimine yeşil ışık yakıyor.
Daha da ötesi muhaliflerin silahlanmasını engelleyerek katliama ortak oluyorlar.
Buna karşılık İran, şebbiha çetelerine Irak üzerinden uçaklar dolusu silah ve mühimmat gönderiyor.
Birleşmiş Milletler, Annan’dan sonra İbrahimi ile vaziyeti idare etme ve oyalama taktiği uyguluyor.
Mısır, Türkiye, Suudi Arabistan ve
İran’dan oluşan dörtlü temas grubunun toplantılarından da hiçbir sonuç
elde edilebilmiş değil.
Mursi’nin iyi niyetli girişimi manevra ustası İran’ın elinde oyuncağa dönüştü.
Kahire’de yapılan birinci toplantıda
temas grubuna Irak ve Venezuella’nın da katılmasını isteyen İran, ikinci
toplantıda da Suriye’ye gözlemci gönderilmesini, daha doğrusu bu
ülkedeki İran Devrim Muhafızları üyelerine gözlemci statüsü tanınmasını
önerdi.
New York’ta yapılması planlanan toplantı ise Erdoğan gitmeyince ertelendi.
Ertelenmese ne olacaktı?
Hiçbir şey…
Bütün bunlara rağmen Suriye halkı ve Suriye halkının gerçek dostları sonuna kadar direnmekte kararlı.
İşte bu nedenle Baas rejiminin ve müttefiklerinin asla kazanma şansları yok.
Şeyh Raid Salah’ın da dediği gibi, Allah’ın izniyle Suriye’de Baas işgali son bulacak.
Suriye halkı Amerika ve Avrupa’nın münafıklığını da, İran’ın ve Rusya’nın desteğini de yenecek.
O gün gelecek ve Suriye’de yıkılan camileri Suriye halkı ve dostları el birliğiyle yeniden inşa edecek.
28.09.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder