4 Mayıs 2012 Cuma

Esad'ın müttefikleri İsrail ve İran'dır

Türkiye Gazetesi yazarı M.Necati Özfatura, Esad rejiminin gizli müttefiki ve güçlü destekçisinin başta İsrail olduğunu belirtti. Özfatura Irak, Rusya, Çin, Lübnan ve Venezuela’nın da  Esad rejiminin ikinci derecede dostları olduğuna dikkat çekti.

M.Necati Özfatura’nın o yazısının tamamı:

Suriye’deki hadiseler ve Irak’ta Şii asıllı Maliki’nin Türkiye’ye düşmanca tavrı, Orta Doğu’da Türkiye’nin bölgesel güç ve lider olmasını önlemeye yöneliktir. Hatta Türkiye’yi yalnızlaştırmak ve İran liderliğinde Orta Doğu’da Şii hakimiyeti tesis edilmek istenmektedir.

Esad rejiminin gizli müttefiki ve güçlü destekçisi başta İsrail’dir. İran, Irak, Rusya, Çin, Lübnan ve Venezuela ikinci derecede dostları ve destek güçleridir. Suriye’de İhvan (Müslüman Kardeşler) kontrolünde bir demokratik sistem kurulmasıyla, İsrail kendini (Suriye-Mısır-Ürdün) kontrolünde bir bölgesel sistemle karşı karşıya bulacaktır. Lübnan’da Hizbullah’ın bu sistem içinde silah bırakması muhtemeldir. Türkiye ise bu sistemin tabii parçası ve hatta lideri olması sebebiyle İsrail kendini bir çemberin içinde bulacaktır. İsrail’in güvenliği ve menfaati gereği Birleşmiş Milletler, ABD, AB ve NATO Suriye’deki devlet terörü ve soykırıma seyirci ve kayıtsızdır.

Suriye’de ordunun üst rütbeli general ve subayları ile üst düzeydeki bürokratlar ve siyasileri Esad rejimi yıkılınca kendilerinden hesap sorulur endişesi ile Suriye halkına yapılan katliamların yanında yer almaktadır. Mısır’da ve Tunus’ta diktatörler devrilince ordu devre dışı kalmış idi. Yani Hüsnü Mübarek ve Zeynelabidin’i desteklemediler. Suriye’de aynı şeyi beklemek âdeta imkânsızdır. Tunus ve Mısır’da devrim silahsız gerçekleşti. Suriye’de Esad rejimi bir ailenin ve mezhep azınlığının 40 yıldır hakimiyetindedir. Muhalefet ve ona destek verenler acımasızca katlediliyorlar. Suriye’deki muhalefet Esad ailesi, Baas Partisi ve Nusayri azınlığın emrindeki rejimi devirememiştir. Ama en önemlisi Esad rejiminin devlet olma özelliğini ortadan kaldırmıştır. Suriye’deki rejim kendi halkına katliam ile meşrutiyetini tamamen kaybetmiştir. Esad rejimi bundan sonra zorla da olsa düzeni sağlayamaz. Zaten o güce de sahip değildir.

Suriye ile ilgili Annan Planı aslında Esad rejimine zaman kazandırma ve Türkiye’yi geri plana itme stratejisidir. Hüsnü Mübarek ABD’nin Zeynelabidin Bin Ali Fransa’nın desteği ile ayakta idiler. Bu ülkelerin dış politikalarındaki değişiklik ile desteksiz kalınca devrildiler. Esad rejimi şu anda dış destekle ayakta durmaktadır. En büyük destek İsrail ve İran’dır. Suriye’de rejim devrilince Hizbullah’ı İsrail’e karşı kullanan İran Hizbullah silahını kaybetmiş olacaktır. Demokratik ülkeler hem ekonomik hem de askerî bakımdan güçlüdür. Ancak azınlığa dayalı Suriye zayıf ve zayıf olmaya mahkumdur.

28.04.2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder